Matteo Ferrari beyefendi sonunda teşrif etti . Çok hoş olmayan şeyler yaşanmış ve şık bir karşılama olmamış her halinden belli . Apaçiler sarmış dört bir yanımı şarkısıyla merhaba dedi ülkemize Cezayir sokağındaki İtalyan . Karısı yanında olsa neler olurdu allah korumuş demekki . İzlemek isteyen varsa buyursun . Seyrederken üzüldüm açıkçası . Aklıma aynı zamanlarda yurt dışından gelen ve havaalanında karşılanan Ariel Ortega ile Pascal Nouma geldi . Birisi ürkek bakışlarıyla ve ne olduğunu anlamaz hallerle etrafı süzerken diğeri taraftarla birlikte zıplamaktan yorulmuş ve suratından ne kadar keyif aldığı da belli oluyordu . Tüm yaşananlarla birlikte Yıldırım Demirören'in çıkışta gözükmesiyle yanına kadar gelip alkışlarla ''Büyük Başkan'' demenin , bağırmanın veya tezahürat yapmanın ne manası vardır anlamış değilim . Özellikle sarı tişörtlü arkadaşımıza buradan sevgilerimi yolluyorum . Avuçlarını karşıdan gelen insanın gözüne gözüne sokup ağzından tükürük saçarak (lama) sevgisini paylaşmak bize özgü birşey sanırım . En önemlisi de hakedilemeyen payeyi kameraları ve baş aktörü görünce fütursuzca verebilmektir ki o bahsedilen büyüklüğün hangi manada olduğu da çoğu aklı selim insan tarafından bilinmektedir . Ülkemize hoş gelen Matteo Ferrari bir Zago kadar verimli olabilirse ne mutlu bize . Hayırlı uğurlu olsun bir kez daha ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder