29 Mart 2010 Pazartesi

İstanbul Belediye - Bursaspor

Herşey Abdullah Avcı'nın Türk zihinlerindeki ezberi bozmasından sonra berraklaştı . Naklen yayınlanan maçlarda Kibariye'nin anası gibi cevvalleşen Belediye takımı ve baş komutanı Avcılarlı Abdullah daima yaptığını yaptı ve Turkcell Süper Lig hiç bitmesin deyiverdi . Bir gün sonra Beşiktaş maçı dolsun , Pazar günü derbinin anlamı ve hatta Trabzon bile bu yarışa dahil olsun kıvamında bir skorla 2'de-1 taş koymaya devam ediyor Anadolu Beyliklerine . Bu seferki kurban Orhan'ın baş komutan ve Gazi olduğu Sağlamoğulları . Sevmeyiz yere yatanları , vakitten çalanları , oyunu bozanları ve faulle durduranları ancak bir selam çakmak farz oldu oğlu Beşiktaş altyapısında oynayan Sayın Avcı'ya . Hatta kafiyeden hallice Suzan Avcı'ya ! Saygı uyandırmanın bir yolu da işte bu , dedikoduya mahal vermeden çıkacaksın topunu oynayacaksın mekanın cennet olsun Maykıl Ceksın ! Ah bir de oyuncularını yatır'a götürmese , vakit nakittiri öğretse , bu güzel oyunu İlyas Salman'a döndürmese ...

Şehr-i Bursa Cuma gününe güneşli uyandı . Yeşil insanları kahvaltıyı geçiştirdi , işine gücüne gitti , akşamı iple çekti . Namazda dualar okundu , Garaj'da kebaplar yendi , stadın orda toplanıldı , resmi tatil oldu , fabrikalar durdu , herkese izin verildi ve otobüsler hareket etti . Trabzonlu olmayan Umut'un peşinden plaka 16 Bizans'a taşındı . Sizden iyi olmasın Ankara'da yaşayan Bursasporlu bir eniştem var ; 4 saat yol geldi , maçı seyretti geriye döndü . Bir şehir inanmış , istiyor 5. büyük olmayı . İçilecek büyükleri düşünün gerçekleşirse hayalini kurdukları ! Sivas'ı hatırlayalım geçen sene bu zamanlar , La Havle Bela aç parantez Laila muhabbetlerini . Mesela ben hiç duymadım çalışanlara izin verildiğini . Musa Aydın'ın ayaklarına bakanlar ile Turgay Bahadır'ın ayakları olanlar arasındaki fark bu kadar basit . Beşiktaş taraftarı şampiyonluk maçında semtten 40 kilometre ötesine gidemediyse ya da geçen hafta 10 dakikalık Tarlabaşı ziyaretini bile çok gördüyse ne kadar anlamlıdır 300 kilometreyi hafta içi katedenler , Basın Ekspres yolunu yeşil beyaz rengine bürüyenler . Al sana ikinci saygı duyulası olay , bravo taraftar . Televizyonun göründüğü karşı tarafı doldurdular görevlerini yaptılar . Sahadakilerin baskı ve stres eşiği biraz üst seviyede olsa şampiyonluk konvoyunu oluşturup döneceklerdi , olmadı . Sağlık olsun . Bünyamin Gezer verse penaltıyı , Ivankov bıraksa köşeye plaseyi ve anneannemin husyeleri ... Çok kaçırdılar , rakibi çıkartmamaya çalıştılar , o büyük sahada oynamaya çalıştılar ancak kaldırımların ve duran topların kralı Belediye Hasan Ali ile dürttü , ellerindeki Kus'u serbest bıraktı . Anadolu Devrimi haraketi düşünülüyorsa önünüzdeki maçlara bakın çocuklar , önünüzü görecek gözlerinizi en önden açarak hiç kaptamadan .

Fikstür Bursaspor diyor hala , bakalım hakemler ve üç büyükler bu işe ne diyecek ? Bursaspor'un iddiasız Antalya (Şifo'ya dikkat) , Ankaragüçlü Gençlerbirliği , istikrarsız Gaziantep ve çöküşteki Kayserispor ile (Ankara'yı da Bursalı sayarsanız) evinde oynayacakları 4 tane rahat maçı var . Ankaraspor'dan 3 puan cepte , Beşiktaş'ı meşgule verip Galatasaray'a cevapsız arama bıraksalar şampiyonlar . Boyu kısaldı ligin , 7 hafta kala 7'den 77'ye 7 cücelere döndü ligimiz . Galatasaray , Fenerbahçe ve Beşiktaş her maçını kazansa bile şampiyon olamazlar ama Bursaspor öyle değil . İkili averajda Fenerbahçe'ye üstünlükleri var , Beşiktaş'a ise iki farklı yenilmedikleri takdirde yukarıdan bakacaklar . Bu demek oluyor ki bir kere kaybetmeleri halinde bile var Yapı Kredileri ! Burada da devreye suyun kaldırma kuvvetinden mütevellit stresi kaldırma güçlüğü giriyor . ''Benim oyuncularımın üstünde baskı yok , hatta o kadar rahatlar ki bazen bunun bize zarar vereceğini bile düşünüyorum'' yalanına bizzat şahit olduk biz Arşimet ile Cuma günü . Sivas iki kere kaldıramadı , çok konuştular , başka toplara girmeye kalktılar , şimdi Laila'dan Karavan'a düşmeme derdindeler . Sivas'ın bir tane Mehmet Yıldız'ı vardı Bursa'nın yıldızı çok . Bülent Uygun beddua alıyordu Ertuğrul Sağlam ise mütevazi kişiliğinden ötürü gooddua ! Karşılaştırma esasında pek sağlıklı değil ancak elimizdeki veriler veri veri bet ! Biraz önce 4 takımın olası puan tablosunu yaptım dördüncü Galatasaray şampiyon çıktı . Ya ben bu işi bilmiyorum ya da Denizlispor maçında Karagümrüklüler'den dayak yemedim . Rekabet güzel şey , hele ki Cumartesi gününü yaşadım ya bu oyunu ne kadar çok sevdiğimi bir kez daha anladım .

Ortodoks Rum Klişesesinden bildiriyorum ; İyi olan kazansın !

Hiç yorum yok: