Seviyorum yazı ben !
Yazı derken yaz ayını ...
Mayıs sonundaki içine ısıtan güneşle başlar ...
Temmuz sonu kavurmasıyla içimi yakar ...
Tatildir yaz , taa ilkokulda benliğe işlenen ...
Özgürlüktür , teneffüs zilini unutmaktır ...
Sorumsuzluğun en civcivli anlarıdır ...
Az giyinmek ve çabuk soyunmak güzelliği işte ...
Forza deniz , güneş ve kum ...
Fuck you kar , yağmur ve çamur ...
Seviyorum yazı ben ...
Hem de çok ..
Çıplağım ben yazın çünkü ...
Bermudanın ve parmak arasının hemen yanındayım ...
Bir tişört giy , şort altına terlik çık dışarı ...
Zararlıymış , bunalmakmış , uyutmuyormuş sıcak ...
Banane ...
Benim katlanabilirlik eşiğim ;
Terlemek > Üşümek ...
Tropikal iklimin gözünü seveyim ...
Üşümek istemiyorum ...
Ancaaaaaaaak ...
Artık ...
''Geceleri serin oluyor'' zamanı ...
Açık kalsın ki cereyan yapsınlar geçti ...
Kapatıyorum teras kapısını ben mecburen ...
''Esiyor bak'' şu günlerde çoğaldı , moda !
Şort gene ayağımda da üstümden tişört eksik olmuyor ...
Yorgan değil henüz pike yeterli uyurken ...
Maalesef çoraplı günler yakında ...
Kalın kalın giyinmek ve pantolona sıkışmaya çeyrek var ...
Ve Ağustos'u yarıladık biz ...
Sabah artık hava daha karanlık ...
Akşam erken yanan elektrik düğmeleri sözkonusu ...
Eylül geliyor ...
Hiç gelmesin derken ...
Sonbahar hüzünü çağırıyor güneşi kovalarken ...
Yavaş yavaş çıkacak kazaklar dolaptan ...
En sevdiğim şortumla bakışacağız son defa ...
9 ay sonra görüşmek üzere , son veda ...
Yerde yapraklar , soğuyan havalar ...
Sevmiyorum ben kışı ...
Üstümde duran giysi kalabalığını ...
Yağmurla birlikte esen rüzgarı ...
Çamur haline dönen İstanbul sokaklarını ...
Yazın bitmesini istemiyorum ...
Yazın bunu bir yere ...
Ben yaz ayını çok seviyorum ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder