Bayramlar küçükken güzeldi . Sabah kalkılan bayram namazı sonrası ziyaret edilen akraba mezarlarını hatırlıyorum . Annemin arefe günü aldığı yeni kıyafetleri eve gelince koşaradım giyer babam başta olmak üzere ablam ve ağabeyimin ellerini öperek bayramlaşırdık . Para kaynağı babam olduğundan onun elini başıma götürdüğüm anın anlamı büyüktü . Lunapark beni beklemeliydi . Çarpışan arabalar sabredin derdim . 3-4 günlük bayram tatilini karşılayacak sponsorum sayesinde bir çocuk için anlamı ve tadı büyük şeker , çikolata ve gofret üçlemesini almak için bakkala inerdim . Daha sonra sayısı az akrabalarımızın değeri düşük banknotlarını cebime atarak keyifli anları pekiştirme yoluyla ve kuzen - yeğen oyunlarıyla ilk günü tamamlardık . Bayramlar küçükken güzeldi . Uzak ve para vermeyen akrabalara gitmek hiç istemezdim . Ama küçüğüz ve mecburuz . Unutulmaması gereken ve belki de bayramın bir çocuk için tek kelime ile anlatacak olan torpil , kız kaçıran ve fişeklerden çıkan sesler mahalleliyi korkutmak ve tedirgin etmek üzerine kurulmuştu . Yeni giysilerin kirlenmesi ile annemin bağırması üst üste gelse de cebimdeki paralarla her istediğini alabilmek duygusu her şeye bedeldi . Sabah gazetesinin ezberi bozmasından önce bayram gazetesi diye bir kavram vardı . En özensiz şekilde hazırlanmış ve yazar kadrosu olmayan bir gazete düşünün . Hikayeden hallice işte . Bayramlar küçükken güzeldi . Bunlarla birlikte bayram ekranında en ünlü sanatçılar boy gösterirdi . Televizyonun tek kanal ve tek seçenek olduğu zamanlardan bahsediyorum . Sanatçılar bayram programında 3-4 şarkılarını icra edip giderlerdi . Biz ise misafirlikte olduğumuzdan oturup da zevkini çıkararak asla seyredemezdik . Baloncular , seyyar dönme dolapçılar , seyyar salatalık satıcıları ve elinde tüfekle dolaşanlar için bulunmaz fırsattı bayram . Zira her çocuğun cebi onların çocukları için bayram harçlığı demekti . Bayramlar küçükken güzeldi . Kurban bayramı ise yollar kan içinde olurdu . Her çocuğun alnında bir kan lekesi . Şeker bayramı ise sadece hüzün olurdu diğerine göre daha az tatil olduğundan . Tüm ağızlarda birer şeker . Apartman apartman , ev ev dolaşan küçücük veletler . Bayramlar küçükken güzeldi . Daha az mezar ziyareti , para ve sorumluluk duygusu olmadan bol bol tatil ... Artık büyüdük , el öpme faslı azaldı . Kocamanmışım sanki bir de el öptürüyorum . Elimi cebime soktuğumda o an gözleri parıldayan yeğenlerimin suratlarında kendi çocukluğumu görüyorum . Ulusal gazetelerin hepsi bayram seyran dinlemiyor aynen çıkıyor . Fişeklerin sesi hala kulağımda , mahallede kız kaçıranları gördükçe tüm küçüklere özeniyorum . Uzak akrabalar artık bir cep telefonu yakınlığında . Gitmesek de görmesek de onlar bizim yakınlarımızmış . Televizyon bayram programlarını bırakalı çok olmuş , ceplerimi çikolata ile doldurmak için bayram olmasını beklemiyorum . Eski bayramlar ne güzeldi be diyorum . Babamsız geçirdiğim ilk bayram bu . Babam artık yok . Onun en çok ellerini özlüyorum . Ve ben sanırım büyümekten nefret ediyorum . Bayramlar küçükken güzeldi ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder