Dün gece senin küçücük elinle yalnız yattık
Yalnız senin küçücük elinle yalnızlık
Kandilli ilkokulu kadar kalabalık
Zilleri çaldığında düşlerinin
Sınıfların kapıları ardına kadar açık
Gökyüzünün , denizin , toprağın , hayalle , emeğin
Haklı sınıfları
Belki de baskın korkusuyla vefasız , akıntıya atılan
Kitaplar varya onlardan
Öğrenmiş Marx 'ı , gümüş balıkları
Ve belki de onun için o kadar ,
O kadar aydınlık ortalık ...
Sen ki çiçekleri toplamayan güzelim
Çicekleri sulayan çocuk
Ve ben ki buruk ve kavruk
Bir ihtiyar adamım artık
Öyle güzeldim ki senle , çiçeklerden çok
Ve anladım, anladım ki bir daha
DÜŞÜNDE BİLE GÖREMEZ İŞLER
DÜŞLERİN GÖRDÜĞÜ İŞLERİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder