Beni Facebook denilen zıvanadan bilenler Pazar akşamı nasıl ondan çıktığıma canlı şahit olmuşlardır . Bu yüzden sinirsel durumu yenip birşeyler karalamak işime şimdi geldi . Yoksa hem pişman olacağım şeyler okuyacaktınız hem de tepki olarak Fenerbahçeli annem başta olmak üzere tüm sülalem sorgulanacaktı . Böylesi iyi oldu , üstünden zaman geçtikçe unutulmayacak tek şey Şaplorenz televizyondur cümlesinden mütevellit yatacak yerin yok lan Bilica !
Sahaya 412 savunma oyuncusuyla çıkmanın bedelini 1 dakikada ödetince usta ayak Alex , yedek kulübesinde yersin böyle tırnak yanında cornflakes ! Hangi akla hizmettir kazanman gereken bir maça 312 ön libero , 64 sol bek ve 26 stoper ile başlamak ve al sana hızlı kapak ! Sakat Tello'dan medet ummanın Burak Kut'tan dünya starı yaratmayı beklemekten ne farkı var ? Çeşme'de yitirilen bir sezonun iki gözü iki çeşme kalmış taraftarından ne istiyorsun ? 2.500 kişi ve bir çükü başı açıkta terbiyesizin günahı ne peki ? Televizyondaki milyonların ? Bu mudur son atımlık barutun ? Camianın heyecanlandığı bir pozisyon yoksa koskoca 90 dakikada şimdiden nasıl beklersin önümüzdeki sezon heyecanlansın bu taraftar be usta ? 2 haftalık hakem hatalarıyla mı kaybedildi bu sezon yoksa ilk 8 haftadaki teknik adam hatalarıyla mı haydi gel de bunu sorgula ! Haketmedi Beşiktaş , kazanmayı , şampiyon olmayı , iyi oynamayı . Mücadeleye eyvallah , emeğe bravo ama galibiyet sadece bunlarla gelmiyor . Kahinlik ise artık ortçağda , atın mesaj gelsin kupa . Yok yaa !
Fenerbahçe'ye tebrikler . O yola girmişlerdi , bir şekilde çıkmamayı başardılar . Ama o ''bir şekil'' dediğimiz şey zurnanın eşelendiği yer ola ki ne desem boş . Ne söylesem faydasız . Zira maç öncesi köpek balonları yaptıranlar , rakip taraftarı köpek yerine koyanlar ve misafir yöneticileri azarlayanların sonunu pek hayırlı görmüyorum . Maç sonunda Beşiktaş tribünlerine gelip cebindeki parasını gösterenler yaşayacak ne yaşanacaksa . Bu şekilde bir Denizli faciası yaşanmıştı . Bir diğeri de bu sene olacak gibi . Bu kadar ah alınırsa ; kibir , pişkinlik ve ahlaksızlık kazanma adına bu denli zirve yapmışsa Allah büyüktür , çıkartır . Bir yerden bir şeyden çıkartır . Hem de öyle bir çıkarır ki buna ne Mehmet Topuz'un kramponları set çeker , ne Bilica'nın eşelediği çukurlar mani olur ne de Emre Belözoğlu'nun sınırsız antipatikliği engel olur . Başbakanın bile bu kadar korunmadığı ülkede Emre Belözoğlu'nun durumu istisnadır . Kırmızı kart nedir bilmeyen , her pozisyonda vuran , kıran , itiraz eden , kasti tekme atanlara göz yumulursa , en büyük futbol ahlaksızlığının çukurunu kazanlar ceza almıyorsa , onca sinir harbi , küfür ve itişmeye birşey yapılmayıp ayırmak için gelen adama kart çıkarılıyorsa , ne dirsekler ve ne tekmeler gözden kaçıp iki kırmızı ile rakip takım eksik bırakılıyorsa Allah büyüktür , çıkartır . Sevincin en zirve noktasında çıkartır , tam ulaştım , kavuştum , aldım dediğin an çıkartır . Ulan altı üstü bir kupadır , üç puandır , istatistiktir bu olay . Neyin hırsı , savaşı ve adiliği bu ? Kazanmak bu kadar önemli midir ? Her yol mu mübahtır kardeşim bu yolda ? Ne yaparsan yap kazanmak mıdır amaç ? Yazıklar olsun , binlerce kez yazıklar olsun ...
Hakem ve yardımcıları hakkında konuşacak bir şey yok . Onlar görevini yapmıştır . Kazanma adına verilen savaşta onlar bir araçtır , niceleri gibi layıkıyla işini ifa etmeyi başarmıştır . Bizim ne idüğü belirsiz başkanımız Levent Kızıl'a ettiği lafı yanlış kişiye yanlış harflerle yazmıştır . Bu gözler Evren Dölek'i de gördü Serkan Gençerler'i de . Biz güçlü olmadıktan sonra gerisi hikaye ...
Son sözümü Alen Markaryan'dan alıntı yapayım . Futboldan soğumak için güzel bir haftayı da böyle kapayayım ;
''Ne kupalardır ne de şampiyonluklardır Fenerbahçe'nin büyüklüğü . Bilica'dır , Emre'dir , Aziz Yıldırım'dır , tüm spor camiasına ve Fenerbahceliler'e afiyet olsundur ...''